Hipertrofik obstrüktif kardiyomyopatide (HOKM) çıkış yolu obstrüksiyonunu azaltmak amacı ile, negatif inotropik ilaçlar, DDD pacemaker takılması ve cerrahi olarak miyektomi yapılmasının yanısıra son yıllarda septal koroner arterin alkol ile tıkanması ile septumda nekroz oluşturulması uygulamaları yapılmaktadır . Kasım 1997 ile Mayıs 1999 tarihleri arasında septal arterini alkol ile tıkadığımız optimal medikal tedaviye rağmen, sınıf lll semptomları olan 13 olgunun işlem sonrası hemodinamik verilerini, ekokardiyografik değerlendirmelerini, ve orta dönem takip sonuçlarını sunuyoruz. Olguların işlem öncesi sol ventrikül çıkım yolundaki ortalama basınç farkı 42±15 mmHg iken, işlemden hemen sonra ortalama 9±7 mmHg'ya , septum kalınlığı işlem öncesi ortalama 2.6±0.4 cm iken, işlemden bir ay sonra 1.9±0.5 cm, altıncı ay ise 1.8±0.3 cm'ya düştü (p=0.0008). Olguların tümünde semptomlarda belirgin düzetme oldu (11 olgu sınıf I, iki olgu ise sınıf ll idi). Kalıcı tam blok gelişen iki olguya DDD pacemaker takıldı. HOKM'de medikal tedaviye rağmen semptomlu olgularda septal arterin tıkanması, hastanın yaşam kalitesini önemli ölçüde düzeltmektedir. Bununla beraber bu tedavi metodunun uzun dönem takip sonuçları bilinmediğinden, olgu seçiminde titiz davranılmasında fayda vardır.
Anahtar Kelimeler: Hipertrofik obstrüktif kardiyomiyopati, septal arter ablasyonuCopyright © 2024 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi