Bu popülasyona-dayalı çalışmada, Türk erişkin halkının rastgele bir örneklemini teşkil eden TEKHARF çalışmasının 1997 Marmara bölgesi ve 1995'te izlenen Türkiye kohortunda 1) yüksek trigliserid düzeyi ile birlikte yüksek LDL-kolesterol ya da total kolesterol düzeyi sergileyen bireylerin prevalansını saptamak, 2) bu kişilerde eşlik eden kan basıncı, antropometrik ölçümler, HDL-kolesterol, fibrinojen, diyabete eğilim, vb. risk faktörlerinin ne ölçüde birlikte gittiğini, 3) koroner nisbi riski incelemek amaçlanmıştır. Plazma trigliseridlerinin 200 mg/dl veya üzerinde oluşuna ilaveten, LDL-kolesterolün 130 (ya da total kolesterolün ?220 mg/dl) olması biçiminde tanımlanan kombine hiperlipidemili (Kh) toplam 78 birey idantifiye edildi. Kh prevalansının, Türk erişkin halkında erkeklerde %6.6, kadınlarda %5.2 olduğu, 1.1 milyon erkek ile 0.9 milyon kadın olmak üzere, yaklaşık 2 milyon Türk ferdinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Grupların ortalama değerleri arasındaki farkların anlamlılığı istatistiksel olarak değerlendirildi. Kadınlarımızda 10 yıl kadar daha ileri yaşta erkektekine göre beşte bir kadar daha seyrek rastlanan Kh, iki cinsiyette, eşlik eden risk faktörleri bakımından önemli farklarla ortaya çıkmaktadır. Santral obezitenin ortak yan olduğu Kh'ye, kadınlarımızda yalnız düşük HDL-K düzeyi birlikte giderken, erkeklerimizde sistolik ve diyastolik hipertansiyon, diyabete eğilim, kanda fibrinojen yüksekliği gibi çok aterojen faktörler birarada eşlik etmekte, buna karşılık HDL-K düzeyi normal kalmaktadır. Koroner kalp hastalığına eğilim yaratma açısından incelendiğinde nisbi risk kadında artmış değilken, erkekte 3 dolayında (Türkiye kohortunda 2.5, Marmara kohortunda 3.5) idi. Kh'de Türk erkeği ile kadını arasında yukarıda anılan farklar yeni incelemelerle ileride doğrulanmaya ve nedenleri araştırılmaya çalışılmalıdır.
Anahtar Kelimeler: Kombine hiperlipidemi, koroner nisbi risk, risk faktörleriCopyright © 2024 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi