Çalışmamızda etektiriki kardiyoversiyon ile sinüs ritmine dönen atriyum fibrilasyonlu (AF) hastalarda AF nüksünün tahmininde P dalga süresi dispersiyonunun önemi araştırıldı. Atriyum fibrilasyonunun transtorasik kardiyoversiyonla sinüs ritmine çevrildiği fakat 6 aylık takiplerinde tekrar AF'nun meydana geldiği tespit edilen, yaş ortalamaları 49 ± 1 (SE) olan 12'si kadın 20 olgudan grup A, yaş ortalamaları 51 ± 2 (SE) olan ve transtorasik kardiyoversiyon sonrası altı aylık izlemlerinde sinüs ritminin sebat ettiği gözlenen benzer etyolojik özellikteki 13'ü kadın 20 olgudan da grup B oluşturuldu. Araştırmaya dahil edilen hastaların kardiyoversiyon işlemi sonrası çekilen EKG'Ierinde P dalga süreleri ölçüldü ve herbir EKG için P dalgasının maksimum (Pmaks) ve minumum ( Pmin) değerleri belirlendi. Bu değerler kullanılarak her standart 12 derivasyon EKG için P dalga süresi dispersiyonu (Pd) Pd= Pmaks – Pmin, ilave olarak çekilen sağ derivasyonlardaki (V³R-V6R) P dalga süresi dispersiyonu (sağ Pd) sağ Pd= sağ Pmaks - sağ Pmin şeklinde hesaplandı. Ayrıca, standart derivasyonlar ve sağ derivasyonların birarada değerlendirilmesi ile tespit edilen en uzun P dalga süresi Pmakstotal, en kısa P dalga süresi ise P mintotal olarak tanımlandı. Pmakstotal ve Pmintotal arasındaki fark ise ?p şeklinde ifade edildi. A ve B gruplarının karşılaştırılması yapıldığında, Pmakstotal ve sağ Pmaks değerlerinin A grubunda (sırası ile 125,3 ± 0,7 (SE) ms'ye karşılık 121,8 ± 0,6 ms ve 123,8 ± 0,7 ms'ye karşılık 121 ,0 ± 0,6 ms p<0.01, p<0.01 ), Pmin değerinin ise B grubunda daha yüksek olduğu bulundu (sırası ile 109,1± 1,0 ms'ye karşılık 111,6 ± 0,5 ms p<0.05). P dalga süresi dispersiyonuna ait parametrelerden Pd ve sağ Pd'nin A grubunda B grubuna göre daha yüksek olduğu dikkat çekerken (sırası ile 14,0 ± 1,3 ms'ye karşılık 9,7 ± 0,9 ms ve 13,3 ± 0,9 ms'ye karşılık 10,0 ± 0,9 ms p<0.05, p<0.05 ), iki grup arasındaki en bariz farklılığın ?p düzeylerinden kaynaklandığı görüldü (sırası ile 17,1 ± 1,0 ms'ye karşılık 12,0 ± 0,8 ms p<0.001). Sonuç olarak, elektriki kardiyoversiyonla sinüs ritmine dönen AF'Iu hastalarda nüksün önceden belirlenmesinde yüzeyel EKG'de P dalga analizinin ve dispersiyonun incelenmesinin önemli olduğu görüldü. EKG değerlendirmelerine V³R- V6R derivasyonların da katılması ile nüksün önceden tahmini hakkında daha fazla ipuçları elde edilebilmektedir. Özellikle ?p yüksekliğinin gözlendiği olgularda AF'un yineleme şansı yüksek olmaktadır.
Anahtar Kelimeler: Atriyum fibrilasyonu, elektriki kardiyoversiyon, P dalga süresi dispersiyonuCopyright © 2024 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi