Yeni oral antikoagülanların (NOAK) girişimsel işlemlerden önce yönetimi, hastaya (yaş, vücut ağırlığı, böbrek fonksiyonu, ilaçlar, önceki tromboembolik/kanama olayı, protez kapak varlığı) ve işlemin (kanama riski) özelliklerine göre kişiselleştirilmelidir. Daha az girişimsel işlemler nispeten düşük kanama riski taşır ve minimal veya kesintisiz NOAK tedavisi altında gerçekleştirilebilir. Ancak, implante edilebilir defibrilatörden (ICD) kardiyak resenkronizasyon tedavisine (KRT) yükseltme, ilk implantasyon işleminden daha karmaşıktır. Bu nedenle, elektif bir prosedürden önce son NOAK alımının zamanlaması, bireysel fayda/risk oranına dayalı karar vermeyi gerektirir. Burada, atriyal fibrilasyon, evre 3b kronik böbrek hastalığı, düşük vücut ağırlığı ve biyoprotez mitral kapağı olan ve ICD'den KRT-D’ye yükseltme işlemi sürecinde, heparin köprülemesi olmadan edoksaban tedavisinin kesilmesinden 24 saat sonra biyoprotez kapak trombozu yaşayan ve ultra yavaş tPA tedavisiyle başarılı bir şekilde tedavi edilen yaşlı bir hastanın yönetimini sunduk.
Anahtar Kelimeler: Edoksaban, ara verme, yeni oral antikoagülan, trombozCopyright © 2024 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi