TEKHARF Çalışması kohortunun 2001 ve 2002 yazlarında izlendiği taramada, 2107 kişi ile 282 kişilik yeni alınan kohort kan basıncındaki değişimler açısından cinsiyet ve yaş grupları katmanlamasiyle değerlendirildi. Ayrıca, son 4 yılda izlenen aynı 1782 kişi (ortalama yaş 52.2±12.4) benzer şekilde incelendi. Örneklemde - yaşlanmadan arındırılmak suretiyle - ortalama sistolik ve diyastolik basınçların erkekte 3.8/2.3 mmHg düştüğü, farkların temelde 60 yaş ve üzerindekilerde yoğunlaştığı, kadında yalnız diyastolik basıncın 1.5 mmHg indiği anlaşıldı. Bu farklara, beden kitle indeksinde her iki cinsiyette 0.6 kg/m2 artma eşlik etti. Eski ve yeni kohortu içeren 2389 katılımcıda antihipertansif ilaç kullanan ya da ?140 ve/veya ?90 mmHg üzerindeki hipertansiyon prevalansı - hafif azalmayla - erkeklerde %36, kadınlarda %49 bulundu. Buna göre halen 5 milyon Türk erkeği ile 7 milyon kadınında hipertansiyon bulunduğu tahmin edildi. Örneklemde kan basıncı yüksek olan bireylerin %48'inin tansiyon ilacı kullandığı ve bunların %28'inin tansiyonunun normal sınırlarda tutulabildiği, böylece ülkemizde antihipertansif ilaç uygulamasının yaygınlaşma ve etkinlik kazanma sürecinin devam ettiği kaydedildi. İlaç kullanmayan kişilerin incelenmesinde erkeklerde sistolik ve diyastolik basınçlarda net 3/2 mmHg'lık düşüşler görüldü. Lojistik regresyon analizinde prevalan KKH için sistolik KB bu taramada da her iki cinsiyette anlamlı ve yaştan bağımsız bir değişkendi (OR 1.014 [CI 1.006-1.023]). Böylece, 1990'lı yıllarda ortalama kan basıncı düzeylerinde yetişkinlerimizde gözlemlenen yükselme eğiliminin kadınlarda durduğu, erkeklerde düşme eğiliminin başladığı yargısına varıldı. Gelişmenin gelecekte doğrulanması gerekirse de, altta antihipertansif ilaç kullanımının yaygınlaşması ile etkinleşmesinin ve toplumun bilinçlenmeğe başlamasının yattığı düşünülmektedir. Halen tansiyon ilacı alan her üç erkek ile 4 kadından birerinde tansiyon normal sınırlar içerisinde tutulabilmektedir.
Copyright © 2024 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi