TEKHARF Çalışmasının 1998 yazında gerçekleştirilen üçüncü takibinde 1838'i eski kohort, 737'si yeni alınan kohort olmak üzere, toplam 2575 erişkinde diyabet ile glukoz intolerans prevalansında son 8 yıl içerisinde meydana gelen eğilimler araştırıldı. Prevalansta değişimler, cinsiyet ve yaş gruplarına özgü resmi nüfus verileri ya da tahminlerinden hesaplanarak belirlendi. Kendini diyabetik olarak bilme, açlık kan şekeri ?140, ya da postprandiyal değeri ?200 mg/dl kriterleri uygulanınca, diyabetin toplam kohorttaki prevalansı erkek ve kadınlarda %4.5 ve %7.3, glukoz intoleransının prevalansı ise, sırasiyle %2.6 ve %1.6 bulundu. Buna göre halkımızda erişkin diyabeti sıklığının 1990 yılında 1 milyondan, 8 yıl sonra 1.66 milyona yükseldiği anlaşılmaktadır. Yaşlanma ve nüfus değişiminden arındırılınca da, diyabetin erkeklerde %13, kadınlarda %27 oranında arttığı, bu artışın obeziteye eğilim, fizik aktivitede azalma ve sigara içiminde artmadan kaynaklanan insülin direnci yükselmesinden ileri gelebileceği öne sürüldü. Türkiye'de diyabetli erişkin sayısının yılda %6'yı aşan düşündürücü bir hızda, mutlak olarak yılda 100 bin kadar, arttığı bu çalışmaya dayanılarak tahmin edilmektedir. Ayrıca, yalnız glukoz intoleranslı erişkinlerin 570 bin dolayında olduğu düşünülmektedir. Eski ve yeni kohortta koroner kalp hastalığı sıklığı glukoz toleransı normal bulunan kişilerde %5.8 iken, toleransı bozuk 203 kişide üç katı (%17.2) idi. Koroner riskte artış kadınlarda yaşa bağımlı iken, glukoz toleransında bozukluk erkeklerde yaştan bağımsız anlamlı bir faktördü. Bu gözlemlerden, korunma stratejisinde yaşam tarzı modifikasyonlarına toplumumuzca çok daha fazla önem verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.
Copyright © 2024 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi