AMAÇ Avrupa’da 12 ülkede erişkin hipertansif hastalarda kardiyometabolik risk profili ve kan basıncı (KB) kontrolünü araştıran GOOD çalışması kapsamında, Türk katılımcıların sonuçları değerlendirildi.
ÇALIŞMA PLANI Avrupa genelinde yürütülen bu çalışmaya Türkiye’den toplam 218 hipertansif hasta (139 kadın, 79 erkek; ort. yaş 57.2±10.9) katıldı. Kan basıncı kontrolü (diyabetik olmayanlarda KB <140/90 mmHg, diyabetiklerde <130/80 mmHg) ve diabetes mellitus, metabolik sendrom, obezite, sedanter yaşam ve aterojenik dislipidemi gibi kardiyometabolik risk faktörlerinin varlığı 2003 ESH/ESC hipertansiyon tedavi kılavuzuna göre değerlendirildi.
BULGULAR Ortalama 7.7±5.4 yıldır hipertansiyon tanısı almış olan hastaların sadece %21.6’sında KB kontrolü sağlanabilmişti. Sistolik ve diyastolik KB ortalamaları sırasıyla 144±21 mmHg ve 88±14 mmHg bulundu. Eşlik eden en sık hastalık tip 2 diabetes mellitus (66 hasta, %30.3) idi. Diyabetli hastalarda metabolik sendrom sıklığı diyabet olmayanlara göre anlamlı derecede daha fazlaydı (%78.8 ve %48, p<0.01). Kan basıncı kontrolünün sağlanamaması diyabetiklerde diyabetik olmayanlara göre daha belirgindi (sistolik KB için sırasıyla %77.3 ve %63.8; diyastolik KB için %84.9 ve %57.2). Hipertansif hastaların neredeyse yarısında aterojenik dislipidemi saptandı, fakat tüm grubun sadece %35.8’i lipit düşürücü ilaçlar ile tedavi görmekteydi.
SONUÇ Türk hipertansif hastalarda, uygun tedavilere rağmen kötü KB kontrolü, metabolik sendrom ve diyabet ile birliktelik göstermektedir ve bu hastalarda dislipidemi tedavisi ihmal edilmektedir. Bu nedenle, KB kontrolünü iyileştirmek için kardiyovasküler risk faktörlerinin tedavisinde daha etkili önlemler alınmalıdır.
Copyright © 2024 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi