AMAÇ Bu çalışmada, hipertrofik kardiyomiyopatili (HKM) hastalarda gelişebilecek olumsuz klinik olayları öngörmede sol atriyum boyutunun rolü araştırıldı.
Çalışma planı: Çalışmaya HKM tanısı konan ardışık 83 hasta (45 erkek, 38 kadın; ort. yaş 47±17) ileriye dönük olarak katıldı. Başvuruda hastalara standart transtorasik ekokardiyografi uygulandı. Sol atriyum çapı, parasternal uzun eksen pozisyonda sistol sonunda ölçüldü ve vücut yüzey alanına oranlandı (sol atriyum çapı indeksi-SAÇİ). Hastalar kardiyovasküler ölüm ve/veya kalp yetersizliği semptomlarında kötüleşmeden oluşan klinik sonlanım açısından ortalama 622±366 gün (dağılım 14-1142 gün) süreyle takip edildi.
Bulgular: Yirmi yedi hastada (%32.5) olumsuz klinik olay (2 ölüm, 25 NYHA fonksiyonel sınıfında kötüleşme) gelişti. Hastalar SAÇİ ortanca değerine (2.5 cm/m2) göre incelendiğinde, SAÇİ ≥2.5 cm/m2 olan hastaların log NT-proBNP düzeyleri ve en büyük duvar kalınlıkları daha fazla; klinik sonlanım, ileri NYHA fonksiyonel sınıfı, önemli mitral yetersizlik ve sol ventrikül çıkış yolu tıkanıklığı oranları daha yüksek bulundu. Yapılan ROC analizinde, SAÇİ için 2.2 cm/m2’lik kestirim değerinin klinik sonlanımı öngörmedeki duyarlılığı %89, özgüllüğü %34, negatif ve pozitif öngörü değerleri sırasıyla %84 ve %38 bulundu. Kaplan-Meier analizinde, SAÇİ değeri <2.2 cm/m2’ olan hastalarda olaysız sağkalım oranı anlamlı derecede yüksek idi. İkili lojistik regresyon analizinde artmış SAÇİ’nin belirleyicileri şunlardı: Kadın cinsiyet, ileri NYHA fonksiyonel sınıfı, log NT-proBNP, en büyük duvar kalınlığı, önemli mitral yetersizliği ve sol ventrikül çıkış yolu tıkanıklığı. Çokdeğişkenli analizde ise, log NT-proBNP artmış SAÇİ’nin tek bağımsız belirleyicisi idi (OR= 2.1; %95 Güven aralığı: 1.3-3.4; p=0.004).
Sonuç: Bulgularımız, SAÇİ’nin HKM’li hastalarda olumsuz klinik olayların tahmininde güçlü bir öngördürücü olarak kullanılabileceğini göstermektedir.
Copyright © 2025 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi