AMAÇ Kronik tam tıkanma (KTT) bulunan damarlara yapılan perkütan koroner girişimler (PKG), KTT içermeyen lezyonlara uygulanan PKG ile kıyaslandığında daha düşük işlem başarısı ve daha yüksek komplikasyon oranlarına sahiptir. Bu çalışmada, yeni donanımlar ile KTT’ye uygulanan PKG sonrası, lezyon özellikleri ve işlem başarı oranları arasındaki ilişki ve hastane içi sonuçlar incelendi.
ÇALIŞMA PLANI Ağustos 2009 ile Haziran 2012 arasında merkezimizde KTT’ye PKG yapılan 63 hastanın kaydedilen verileri ileriye dönük olarak değerlendirildi.
BULGULAR Tümünde birer KTT saptanan 63 hastanın (ortalama yaş 64±11; %71 erkek) herbiri PKG için alındı. PKG’nin başarılı olduğu grupta 46 (ort. yaş 63±10, %70 erkek) ve başarısız grupta 17 hasta (ort. yaş 65±13, %76.5 erkek) vardı. Başarılı revaskülarizasyon yapılan hasta oranı %73 idi.Olguların 61’inde öne doğru girişim, iki olguda arkaya doğru girişim yapıldı. Esas strateji 54 olguda (%85.7) kullanılan tek tel tekniği idi. Bunu takiben yedi olguda (%11.1) paralel tel tekniği kullanıldı. Çok değişkenli analizde, orta-ciddi tortiyozite (odds oranı [OO]: 9.732, %95 Güven Aralığı [GA]: 1.783-53.115, p=0.009) ve tıkanma süresi (OO: 1.536, %95 GA: 1.178-2.001, p=0.002) işlem başarısızlığının bağımsız öngördürücüleri olarak bulundu. Hastane içi majör kardiyak olay hiç görülmedi.
SONUÇ Çalışmamızda kısmen yüksek PKG başarı oranı ile çok düşük işlem ve hastane içi komplikasyon oranı saptadık. Orta-ciddi tortiyozite, KTT’lerin yeni donanım ve tekniklere rağmen PKG ile açılmasının önündeki en önemli problem olarak gözlendi.
Copyright © 2024 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi