Akut Miyokard Enfarktüslü Hastalarda Kollateral Gelişiminin QT Dispersiyonu Üzerine Etkisi QT dispersiyonu kalpteki reentran dispersiyonu öngüleri non-invazif olarak belirleme yöntemidir. Akut miyokard enfarktüslü hastalarda QT dispersiyonu artar ve enfarkt ile ilişkili arterdeki akımın hızlı bir biçimde düzeltilmesi QT dispersiyonunu azaltır. Ancak, kollateral kan akımının QT dispersiyonu ve ventriküler aritmi oluşumuna etkisi tartışmalıdır. Bu çalışmada kollateral kan akımı, QT dispersiyonu ve ventriküler aritmiler arasındaki ilişki araştırılmıştır. Çalışmaya akut miyokard enfarktüsü ilk 6 saati içinde kliniğimize kabul edilen ve trombolitik tedavi uygulanan hastalar alınmıştır. Kollaterali olan 25 hasta, yaş ve cinsiyet açısından benzer kollaterali olmayan 57 hasta ile karşılaştırılmıştır. Hem başvuruda, hem de enfarktüs sonrası 5. günde düzeltilmiş maksimum QT aralığı (QTc max) ve düzeltilmiş QT dispersiyonu (QTc disp) kollaterali olmayan hastalarda kollaterali olanlardan daha yüksek bulunmuştur. Kollaterali olmayan hastalarda hastanede kalış süresince ventriküler aritmiler daha sık bulunmuştur. Enfarktüs sonrası 5. gündeki QTc max yaşla, QTc dispersyonu ise yaş ve sol ön inen damardaki darlığın derecesi ile ilişkili bulunmuştur. Yine anjina öyküsü olan hastalarda QTc dispersiyonu ve ventriküler aritmiler daha düşük olarak bulunmuştur. Akut miyokard enfraktüslü hastalarda enfarkt ile ilişkili artere kollateral gelişimi QTc max ve QTc dispersiyonuda belirgin azalmaya neden olmaktadır. Ayrıca bu hastalarda çok daha az aritmik olay görülmüştür. Tüm bu bulgular kollateralizasyonun QTc dispersiyonunu ve aritmi riskini azalttığını desteklemektedir. Sonuç olarak, kollateral oluşumunun miyokardiyal elektrofizyolojide koruyucu etkisinin olduğu düşünülmektedir.
Copyright © 2024 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi