ISSN 1016-5169 | E-ISSN 1308-4488
Sol Ventrikül Diyastolik Fonksiyon Bozukluğu İle P Dalga Dispersiyonu Arasındaki İlişki [Turk Kardiyol Dern Ars]
Turk Kardiyol Dern Ars. 2003; 31(11): 679-686

Sol Ventrikül Diyastolik Fonksiyon Bozukluğu İle P Dalga Dispersiyonu Arasındaki İlişki

Hüseyin GÜNDÜZ1, Emrah BİNAK2, Ramazan AKDEMİR3, Ali TAMER4, Yasemin AYARCAN5, Mehmet ÖZKEKELİ6, Cihangir UYAN1
1Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kardiyoloji Anabilim Dalı
2Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kardiyoloji Anabilim Dalı
3Abant İzzet Baysal Üniversitesi Düzce Tıp Fakültesi, Kardiyoloji Anabilim Dalı
4Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı
5İzzet Baysal Devlet Hastanesi Radyoloji Kliniği
6Abant İzzet Baysal Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı

Hipertrofiye veya iskemik ventrikülde görülen diyastolik fonksiyon bozukluğu sol ventrikül diyastol sonu basıncında ve sol atriyum boyutunda artışa yol açmakta, sinüs ritminin idamesi ve atriyal kontraksiyonların varlığı kardiyak debinin devamı için büyük önem taşımaktadır. Çalışmamızın amacı yüzey elektrokardiyogramından kolayca elde edilen ve atriyal fibrilasyon gelişme riskini belirlemede kullanılan P dalga dispersiyonunun sol ventrikül diyastolik fonksiyonu ile olan ilişkini araştırmaktır. Çalışmaya kardiyoloji kliniğimizde trantorasik ekokardiyografi ile diyastolik fonksiyon bozukluğu belirlenen 73 olgu ( 39 erkek, 34 kadın, ortalama yaş 60±6 ) ve belirlenmeyen 60 olgu (27 erkek, 33 kadın, ortalama yaş 55±8 ) olmak üzere toplam 133 olgu alındı. Yüzey elektro kardiyogramlarından P maksimum ve P minimum değerleri ölçülerek P dalga dispersiyonları hesaplandı. P dispersiyonunun diyastolik fonksiyon bozukluğunun varlığı, etyolojisi, şiddeti ve ekokardiyografık ölçümlerle olan ilişkisi araştırıldı. Diyastolik fonksiyon bozukluğu olan hastalarda P dispersiyonu 53±9 ms, kontrol grubunda ise 43±9 ms idi ve iki grup arasında anlamlı fark mevcuttu (p<0.01). Diyastolik fonksiyon bozukluğu olan hastalar evrelendirildiğinde; P dispersiyonu evre 1?de 48±7 ms, evre 2?de 54±8 ms, evre 3?te 58±9 ms idi. Diyastolik disfonksiyonunun şiddeti arttıkça P dispersiyonunun arttığı görüldü ancak bu artış istatistiksel olarak anlamlı değildi (p>0.05). Diyastolik fonksiyon bozukluğu yapan etyoloji gözönüne alındığında P dispersiyonu iskemik kalp hastalığı olanlarda 53±8 ms, sol ventrikül hipertrofisi olanlarda 52±9 ms idi ve iki grup arasında anlamlı fark tespit edilmedi (p>0.05). Sonuç olarak diyastolik fonksiyon bozukluğu olan hastalarda P dıspersiyonun arttığı, bu artışın diyastolik fonksiyon bozukluğunun şiddeti ve etyolojisi ile ilişkili olmadığı, P dispersiyonu ile klinik ve ekokardiyografik parametrelerden sadece sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu arasında zayıf ancak anlamlı ilişki olduğu tespit edildi.

Anahtar Kelimeler: Diyastolik disfonksiyon, P dispersiyonu


Makale Dili: Türkçe
×
APA
NLM
AMA
MLA
Chicago
Kopyalandı!
ATIF KOPYALA


Journal Metrics

Journal Citation Indicator: 0.18
CiteScore: 1.1
Source Normalized Impact
per Paper:
0.22
SCImago Journal Rank: 0.348

Hızlı Arama

Copyright © 2024 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi