Koroner anjiografi esnasında injekte edilen opak maddenin normal koroner arterlerde yavaş olarak ilerlemesi "koroner yavaş akım" olarak bilinmektedir. Hastalığın patofizyolojisinden mikrovasküler arteriollerde artmış rezistans sorumlu tutulmaktadır. Koroner yavaş akım ve miyokard iskemisi arasındaki ilişki halen tartışmalı bir konudur. Bu çalışmada koroner yavaş akımın metabolik açıdan iskemi yaratıp yaratmadığı araştırıdı. Koroner anjiografi esnasında koroner arterlerinde yavaş akım saptanan 10 hasta (7 erkek, 3 kadın; ortalama yaş 48±8 yıl) çalışmaya alındı. Koroner arteryel yavaş akımın tespitinde TIMI frame count metodundan yararlanıldı. Hastalara koroner anjiografi sonrasında Bruce protakolü kullanılarak egzersiz testi yapıldı. Daha sonra hastalar elektif koşullarda hemodinami laboratuarıana alındı ve tüm hastaların kalp hızları atriyal pacing ile arttırılarak istirahat ve maksimum kalp hızlarında koroner sinüs ve aort kanından laktat düzeyleri saptandı. Koroner sinüs ve aort kanındaki laktat seviyelerinden yararlanılarak laktat ekstraksiyonu hesaplandı (LAC ao- LAC cs) / (LAC ao). Hastalara yapılan egzersiz testlerinin tümü standart kriterlerle değerlendirildi ve iskemik açıdan negatif olarak saptandı. Hastaların istirahatteki koroner sinüs kanı laktat düzeyi 9.52±1.89 mg/dl bulunurken, maksimum kalp hızında 9.33±1.68 mg/dl bulundu (p>0.05). Hesaplanan laktat ekstraksiyonu istirahat ve maksimum kalp hızında anlamlı farklılık göstermedi (0.12±0.04 vs 0.12±0.04;p>0.05). Koroner arteryel yavaş akımın metabolik açıdan miyokard iskemisi ile ilişkili olmadığı sonucuna varıldı. Bununla birlikte koroner arteryel yavaş akım ve miyokard iskemisi arasındaki ilişkinin varlığı ve bu hastalarda uzun dönem prognozunun araştırılacağı ileri çalışmalara ihtiyaç vardır.
Anahtar Kelimeler: Miyokard iskemisi, sinus kanında, laktat düzeyiCopyright © 2024 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi