Koroner anjiyoplasti sonrasmda restenoz gelişme ihtimali, stent uygulaması ile bir dereceye kadar azaltılmış olmakla birlikte halen önemli bir problem olmaya devam etmektedir. Restenazım değişik ilaçlarla (kumadin, lıeparin, diişiik mo/ekiil ağırlıklı heparin, lıirııdin, aspirin, dipiridamol. tiklopidin, glikoprotein //b/11/a, lovastatin, provastatin, fluvastatin) önlenmesi çalışmaları hayal kırıklığı ile sonianmış ya da bazı ilaçlarla (probukol, trapidil gibi) alınan olumlu sonuçlar randamize çalışmalar ile teyid edilmemiştir. Heparin ve ürokinaz'ın fokal olarak arter duvarına uygulanması da restenoz oramm azaltnıamış,fakat bir çalışmada, stent yerleştirmeden önce, exonaparin'in fokal kullammı restenow azaltmıştır. insanda denenen genetik metodlar da restonow önlenıemiştir. Stent içi restenazım tedavisinde kullanılan metodların bir kısmı (balon anjiyoplasti, rotab/asyon, lazer anjiyoplasti) tatmin edici olmaktan uzak görünmektedir. Bir çalışmada ise aterektomiden sonra stent takı/masmm restenoz oranuıı azalttiği görülmüştiir. Son zamanlarda intrakoroner radyasyon uygulaması ile restenoz oranımn aza/tabilece,~i intibaı aluınuşllr. Sonuç olarak, stent implatasyonu hariç, yukarıda sözü edilen metodların hiçbirisi restenaZli önlemekte yeterince etkili göriilnıemektedir, ancak radyasyon tedavisi yak111 gelecek için umut verici göriilmektedir.
Copyright © 2024 Türk Kardiyoloji Derneği Arşivi